Hemşeri Dernekleri ve Başkanlarının Sınavı
Hemşeri Dernekleri ve Başkanlarının Sınavı
Sivil toplum kuruluşları, demokrasinin ve toplumsal dayanışmanın en önemli unsurlarından biridir.
Ancak, her dernek aynı misyonu taşımaz. Özellikle hemşeri dernekleri, memleket hasretini gideren, kültürel değerleri yaşatan ve hemşehrileri bir araya getiren yapılar olarak özel bir konuma sahiptir. Peki, bir hemşeri derneğinin başkanı nasıl olmalıdır? Daha da önemlisi, nerede durmalı, nasıl bir çizgi izlemelidir?
Siyasetin Gölgesinde mi, Halkın Yanında mı?
Hemşeri dernekleri, doğası gereği siyaset üstü olmalıdır. Ancak bu, siyasetten tamamen uzak durmak anlamına gelmez. Dernek başkanları, hemşehrilerinin hakkını savunmalı, sorunlarını yetkili makamlara iletmelidir. Ama bunu yaparken bir siyasi partinin ya da kişinin gölgesinde durmak yerine, toplumun ortak çıkarlarını merkeze almalıdır. Ne bir siyasi figürün sözcüsü ne de bir partinin arka bahçesi olmalıdır.
Son yıllarda, bazı hemşeri dernekleri ne yazık ki asli misyonlarından saparak, siyasi rant kapısı haline geldi. Oysa derneklerin amacı, düğünde, cenazede, zor zamanda hemşehrisinin yanında olmak değil midir? Yardımlaşmayı, kültürel mirası yaşatmayı, birlik ve beraberliği sağlamayı hedeflemelidir.
Başkanlık Makam Değil, Hizmet Yeridir
Bir hemşeri derneği başkanı, sadece protokol masalarında oturan, toplantılarda nutuk atan biri olmamalıdır. Sahada olmalı, hemşehrilerinin dertleriyle ilgilenmeli, çözüm üretmelidir. Yardım kampanyaları düzenlemeli, öğrencilere burs sağlamalı, iş arayan hemşehrilerine destek olmalıdır.
Ayrıca, bir başkan şeffaf olmalıdır. Derneğin bütçesi, yapılan harcamalar, alınan bağışlar net bir şekilde açıklanmalıdır. “Ben başkanım, istediğim gibi yönetirim” anlayışı, hemşeri derneklerini içi boş tabelalara dönüştürür.
Hemşeri Dernekleri Ne Yapmalı?
Günümüz dünyasında, artık dernekler sadece yemek davetleri düzenleyen yapılar olmamalıdır. Eğitimden istihdama, kültürel organizasyonlardan sosyal projelere kadar geniş bir yelpazede faaliyet göstermelidir. Kadınları, gençleri sürecin içine katmalı, sadece belli bir grubun değil, tüm hemşehrilerin derneği olmalıdır.
Ve en önemlisi, hemşeri dernekleri “hemşehri kayırma” mekanizmasına dönüşmemelidir. Liyakat, adalet ve eşitlik temelinde hareket etmelidir. Yoksa, bu yapılar zamanla güven kaybeder ve tabela derneği olmaktan öteye geçemez.
Son Söz…
İdeal bir hemşeri derneği başkanı, koltuk için değil, toplum için çalışan insandır. Şehrin gürültüsünde, siyasetin polemiklerinde kaybolmamalı, esas misyonuna odaklanmalıdır.
Hemşeri dernekleri gerçekten hemşehriler için mi var, yoksa birilerinin kişisel menfaatleri için mi? İşte asıl soru budur!
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.