TERAVİH NAMAZI PEYGAMBER EFENDİMİZİN SÜNNETİDİR.

Gündem 03.04.2021 - 23:03, Güncelleme: 01.12.2021 - 19:24 2518+ kez okundu.
 

TERAVİH NAMAZI PEYGAMBER EFENDİMİZİN SÜNNETİDİR.

Mil Diyanet Sen'de Kocaeli İL Başkanı Halil Fıngaloğlu Ramazan ayına ilişkin açıklamarada bulundu.
Halil Fıngaloğlu  yapmış olduğu açıklamada: ''On bir ayın sultanı Ramazan ayına sayılı günler kalırken kimi çevreler geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yılda teravih namazının camilerde kılınmamasını istiyor. Her fırsatta da İslamı ve değerlerini hedef alan söz konusu bu çevreler, Ramazan ayının ertelenmesi talebinde bile bulunacak kadar toplumun değerlerinden ne kadar uzak olduklarını da göstermiş oluyor. Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısının ardından Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan tedbirleri ve getirilen kısıtlamaları da bahane eden bu çevreler, Covid-19 tedbirlerinin en iyi şekilde uygulandığı mekanların camilerin olduğunu bildiği halde ısrarla Ramazan ayında camilerin kapatılmasını ve teravih namazlarının camilerde kılınmasını engellemeye çalışıyor. Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca, Ramazan ayı boyunca uygulanacak sokağa çıkma kısıtlamaları sırasında camilerin açık olacağını ve teravih namazlarının kılınabileceğini açıklaması ise söz konusu bu çevreleri daha çok rahatsız etti. Salgın sürecinde birçok program ve etkinlikte salgına karşı tedbirlerin uygulanmadığı ve önlemlerin hiçe sayıldığı görülürken camilerde ise ilk günden beri kılınan namazlarda cemaatin maske ve sosyal mesafe kuralına ciddi şekilde uyması, Covid-19 ile mücadelede camileri en iyi örnek haline getirmiştir. Cami cemaati kurallara uyuyor Cami cemaati Covid-19 kurallarını en güzel bir şekilde uygulamaktadır. Cemaatimiz camiye gelirken seccadesini alıp geliyor ve sosyal mesafe uygun bir şekilde saf düzeni yapıyor. Çoğu kişide tesbihatı dahi çekmeden yolda giderken, evinde veya işyerine giderken tesbihatı çekiyor,  duasını yapıyor. Böyle bir güzel bir şekilde kurallara uyuluyor. Covid-19 tedbirlerinin en güzel camilerde uygulandığı halde kimi  çevrelerin sürekli bu süreçte camileri ve Diyanet işleri başkanlığımızı hedef almaları çarpık zihniyetlerin göstergesi haline gelmiştir. Salgın bahane edilerek her fırsatta İslamın ve değerlerinin hedef alınmasını İslam düşmanlığı olarak nitelendiriyoruz.   "Toplumumuz  bu kişilere karşı uyanık olmalıdır"   Ramazan ayının gelmesiyle birlikte her yıl olduğu gibi  mevsimlik sözde hocalara bu yıl  siyasetçiler ve yazarlarda dahil olarak teravih namazı hakkında yanlış bilgi ve söylemlerde bulunmaya başladılar.   Daha önce Hz. Peygamberin haram koyma yetkisi yok diyen sözde bir hocanın, bu süreçte teravih namazı kılmanın haram olduğunu iddia etmesi, bir başka siyasetçinin teravih namazının bidat olduğunu söylemesi toplumun dini duygularını suistimal etmekte ve toplumun aklını karıştırmaktadır.   Din İşleri Yüksek Kurulumuz, Diyanet İşleri Başkanlığınımızın dinî konulardaki en yüksek karar ve danışma organı olup, dini konularda Kur'an ve sünnet çerçevesinde gerekli bilgi ve açıklamaları yaparak toplumu dini konuda aydınlatmaktadır. Kuran ve sünnet dışında eylem ve söylemlerde bulunan kişilere karşı  toplumumuz uyanık olmalıdır.   "Teravih namazı peygamber efendimizin sünnetidir."   Ramazan ayı Kurânın indirilmeye başlandığı, şartlarını taşıyanların oruç tutmalarının farz olduğu, gündüz ve gecelerinin ibâdet ve salih amellerle ihya edilmesi Hz. Peygamber tarafından tavsiye edilen mübarek bir zaman dilimidir. Ramazan geldiğinde Hz. Peygamberin,  daha fazla ibadete yöneldiği bilinmektedir.     Ramazan ayında İslâm ümmeti, Onun önderliğinde orucun yanında Kurân tilâveti, fakirlere ve muhtaçlara yardım gibi toplumsal ihtiyaçların karşılanması ile ilgili faaliyetlere daha çok yönelmiştir. Ramazanın son on günü geldiğinde ise, evi mescide bitişik olmasına rağmen, kendisini ibadete daha çok verebilmek için mescidde itikâfa girmiştir.      Ramazanın gündüzleri gibi geceleri de ibâdet ve tâatlerle değerlendirilmesi gereken vakitlerdir. Ramazan gecelerini ihya etmenin en güzel yolu Teravih namazıdır. Nitekim Sahabe-i kirâm, Hz. Peygamberin Ramazan gecelerini ihya etmeye teşvik ettiğini nakletmiştir.   Dinimizde, insan hayatının ve sağlığının korunması temel esaslardan biridir. Sağlığın korunması için önleyici tedbirlere başvurulması ve hastalandıktan sonra tedavi olunmasının gerekliliği de bu esas üzerine bina edilmiştir.     İbadetlerin yerine getirilmesinde de bu husus dikkate alınmaktadır. Dolayısıyla salgın sürecini yaşadığımız bu günlerde gerek cemaatle yerine getirdiğimiz ibadetlerimizde ve gerekse iftar vb. toplu faaliyetlerimizde, salgınla mücadele ve hastalığın yayılmasını önleme hususundaki koruyucu tedbirlere azami ölçüde dikkat edilmesi dini bir vecîbedir.    Bu nedenle cemaatle kılınan namazlar salgın tedbirlerine riayet edilerek yerine getirilmektedir.  Aynı şekilde idrak edeceğimiz Ramazan ayında kılacağımız Teravih namazlarında da salgınla mücadele hususundaki hassasiyetimizi sürdürmemiz önem arz etmektedir. Teravih sünnet olan bir namazdır ve cemaatle kılınabileceği gibi tek başına da kılınabilir.    Hz. Peygamberin birkaç gece bu namazı cemaatle kıldığı ve bazı endişelerinden dolayı hayatının kalan dönemlerinde münferiden kıldığı bilinmektedir. Teravih namazı, Hz. Ömer döneminden itibaren -Hz. Osman ve Hz. Ali dönemleri de dâhil olmak üzere- günümüze kadar cemaatle yirmi rekat olarak kılınmıştır.   Günümüzde de, başta ülkemiz olmak üzere pek çok İslam ülkesinde Teravih namazı cemaatle 20 rekat olarak kılınmaktadır. Teravih namazının isimlendirilmesi diğer nafile namazlar gibi sonraki dönemlerde olmuştur.   Sağlığın korunması ve salgın tedbirleri kapsamında,  Teravih namazı münferiden, cemaatle veya bir kısmı cemaatle bir kısmı da tek başına kılınabilir''dedi. (Dİn İşleri YÜksek Kurulu) Mil-Diyanet Sen Kocaeli İl Başkanı Halil FINGALOĞLU
Mil Diyanet Sen'de Kocaeli İL Başkanı Halil Fıngaloğlu Ramazan ayına ilişkin açıklamarada bulundu.

Halil Fıngaloğlu  yapmış olduğu açıklamada:

''On bir ayın sultanı Ramazan ayına sayılı günler kalırken kimi çevreler geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yılda teravih namazının camilerde kılınmamasını istiyor. Her fırsatta da İslamı ve değerlerini hedef alan söz konusu bu çevreler, Ramazan ayının ertelenmesi talebinde bile bulunacak kadar toplumun değerlerinden ne kadar uzak olduklarını da göstermiş oluyor.

Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısının ardından Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan tedbirleri ve getirilen kısıtlamaları da bahane eden bu çevreler, Covid-19 tedbirlerinin en iyi şekilde uygulandığı mekanların camilerin olduğunu bildiği halde ısrarla Ramazan ayında camilerin kapatılmasını ve teravih namazlarının camilerde kılınmasını engellemeye çalışıyor.

Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca, Ramazan ayı boyunca uygulanacak sokağa çıkma kısıtlamaları sırasında camilerin açık olacağını ve teravih namazlarının kılınabileceğini açıklaması ise söz konusu bu çevreleri daha çok rahatsız etti.

Salgın sürecinde birçok program ve etkinlikte salgına karşı tedbirlerin uygulanmadığı ve önlemlerin hiçe sayıldığı görülürken camilerde ise ilk günden beri kılınan namazlarda cemaatin maske ve sosyal mesafe kuralına ciddi şekilde uyması, Covid-19 ile mücadelede camileri en iyi örnek haline getirmiştir.

Cami cemaati kurallara uyuyor

Cami cemaati Covid-19 kurallarını en güzel bir şekilde uygulamaktadır. Cemaatimiz camiye gelirken seccadesini alıp geliyor ve sosyal mesafe uygun bir şekilde saf düzeni yapıyor. Çoğu kişide tesbihatı dahi çekmeden yolda giderken, evinde veya işyerine giderken tesbihatı çekiyor,  duasını yapıyor. Böyle bir güzel bir şekilde kurallara uyuluyor.

Covid-19 tedbirlerinin en güzel camilerde uygulandığı halde kimi  çevrelerin sürekli bu süreçte camileri ve Diyanet işleri başkanlığımızı hedef almaları çarpık zihniyetlerin göstergesi haline gelmiştir.

Salgın bahane edilerek her fırsatta İslamın ve değerlerinin hedef alınmasını İslam düşmanlığı olarak nitelendiriyoruz.

 

"Toplumumuz  bu kişilere karşı uyanık olmalıdır"

 

Ramazan ayının gelmesiyle birlikte her yıl olduğu gibi  mevsimlik sözde hocalara bu yıl  siyasetçiler ve yazarlarda dahil olarak teravih namazı hakkında yanlış bilgi ve söylemlerde bulunmaya başladılar.

 

Daha önce Hz. Peygamberin haram koyma yetkisi yok diyen sözde bir hocanın, bu süreçte teravih namazı kılmanın haram olduğunu iddia etmesi, bir başka siyasetçinin teravih namazının bidat olduğunu söylemesi toplumun dini duygularını suistimal etmekte ve toplumun aklını karıştırmaktadır.

 

Din İşleri Yüksek Kurulumuz, Diyanet İşleri Başkanlığınımızın dinî konulardaki en yüksek karar ve danışma organı olup, dini konularda Kur'an ve sünnet çerçevesinde gerekli bilgi ve açıklamaları yaparak toplumu dini konuda aydınlatmaktadır. Kuran ve sünnet dışında eylem ve söylemlerde bulunan kişilere karşı  toplumumuz uyanık olmalıdır.

 

"Teravih namazı peygamber efendimizin sünnetidir."

 

Ramazan ayı Kurânın indirilmeye başlandığı, şartlarını taşıyanların oruç tutmalarının farz olduğu, gündüz ve gecelerinin ibâdet ve salih amellerle ihya edilmesi Hz. Peygamber tarafından tavsiye edilen mübarek bir zaman dilimidir. Ramazan geldiğinde Hz. Peygamberin,  daha fazla ibadete yöneldiği bilinmektedir.

 

 

Ramazan ayında İslâm ümmeti, Onun önderliğinde orucun yanında Kurân tilâveti, fakirlere ve muhtaçlara yardım gibi toplumsal ihtiyaçların karşılanması ile ilgili faaliyetlere daha çok yönelmiştir. Ramazanın son on günü geldiğinde ise, evi mescide bitişik olmasına rağmen, kendisini ibadete daha çok verebilmek için mescidde itikâfa girmiştir. 

 

 

Ramazanın gündüzleri gibi geceleri de ibâdet ve tâatlerle değerlendirilmesi gereken vakitlerdir. Ramazan gecelerini ihya etmenin en güzel yolu Teravih namazıdır. Nitekim Sahabe-i kirâm, Hz. Peygamberin Ramazan gecelerini ihya etmeye teşvik ettiğini nakletmiştir.

 

Dinimizde, insan hayatının ve sağlığının korunması temel esaslardan biridir. Sağlığın korunması için önleyici tedbirlere başvurulması ve hastalandıktan sonra tedavi olunmasının gerekliliği de bu esas üzerine bina edilmiştir.

 

 

İbadetlerin yerine getirilmesinde de bu husus dikkate alınmaktadır. Dolayısıyla salgın sürecini yaşadığımız bu günlerde gerek cemaatle yerine getirdiğimiz ibadetlerimizde ve gerekse iftar vb. toplu faaliyetlerimizde, salgınla mücadele ve hastalığın yayılmasını önleme hususundaki koruyucu tedbirlere azami ölçüde dikkat edilmesi dini bir vecîbedir. 

 

Bu nedenle cemaatle kılınan namazlar salgın tedbirlerine riayet edilerek yerine getirilmektedir.  Aynı şekilde idrak edeceğimiz Ramazan ayında kılacağımız Teravih namazlarında da salgınla mücadele hususundaki hassasiyetimizi sürdürmemiz önem arz etmektedir. Teravih sünnet olan bir namazdır ve cemaatle kılınabileceği gibi tek başına da kılınabilir. 

 

Hz. Peygamberin birkaç gece bu namazı cemaatle kıldığı ve bazı endişelerinden dolayı hayatının kalan dönemlerinde münferiden kıldığı bilinmektedir. Teravih namazı, Hz. Ömer döneminden itibaren -Hz. Osman ve Hz. Ali dönemleri de dâhil olmak üzere- günümüze kadar cemaatle yirmi rekat olarak kılınmıştır.

 

Günümüzde de, başta ülkemiz olmak üzere pek çok İslam ülkesinde Teravih namazı cemaatle 20 rekat olarak kılınmaktadır. Teravih namazının isimlendirilmesi diğer nafile namazlar gibi sonraki dönemlerde olmuştur.

 

Sağlığın korunması ve salgın tedbirleri kapsamında,  Teravih namazı münferiden, cemaatle veya bir kısmı cemaatle bir kısmı da tek başına kılınabilir''dedi. (Dİn İşleri YÜksek Kurulu)

Mil-Diyanet Sen Kocaeli İl Başkanı

Halil FINGALOĞLU

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gebzeninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.