Yaş aldıkça vücut fonksiyonları ve işlevlerinde değişiklikler meydana gelmektedir. Vücut postürü değişir, kırışıklıklar meydana gelir, yemeklerin sindirilme süresi uzayabilir… Zamana karşı sağlıklı ve genç kalmak kim istemez ki? Doğru besin tercihleriyle daha genç gözükmek mümkün. 

Yaşlanmaya karşı su tüketimi olmazsa olmazdır. Su tüketimi cildin elastikiyetini arttırır ve her daim cildin ışıl ışıl parlamasını sağlar. Su tüketim miktarı kişiye özgü olarak değişmektedir. Kilo başına 30 ml su tüketmeyi ihmal etmeyin. Suyu bir anda değil, gün içerisine dağıtarak tüketin. 

Tere, antioksidan A ve C vitaminini bolca bulundurur. İçerdiği antioksidan vitaminlerle hem kansere karşı koruyucudur hem de kırışıklıkların oluşumunu engeller. Solunum ve sindirim sistemine de olumlu katkı sağlar. Kahvaltılarınızda ve salatalarınızda tereyi eksik etmeyin. 

100 gram kırmızı kapya biberde yaklaşık 150 mg C vitamini vardır. İçerdiği yüksek C vitamini sayesinde kolajen üretimine katkı sağlar. Yüksek oranda beta-karoten içerir. Cildin güneş ışınlarının hasarından korunmasını sağlar. Yemeklerinizi ve salatalarınızı kırmızı kapya biber ile renklendirin. 

Somon, uskumru veya sardalya gibi yağlı balıklar, içerdikleri omega 3 sayesinde hücrelerin yenilenmesini sağlar. Her daim zinde kalmak için destekçidirler. Ayrıca kolesterol seviyesini düşürmeye katkı sağlar. Haftada en az 2 kez taze balık tüketmeye özen gösterin. Balığı pişirirken ise buğuluma, fırın veya ızgara gibi sağlıklı pişirme yöntemlerinden faydalanın. 

Yoğurdun gençleştirici ve cilt yenileyici özelliği vardır. İçerdiği kalsiyum ile kemik sağlığının korunmasına yardımcıdır. Probiyotikten zengin olan yoğurt bağırsak sağlığına katkı sağlar. Ara veya ana öğünlerinizde yoğurt tüketmeyi ihmal etmeyin. 

Yeşil çay içeriğindeki kateşinden dolayı yaşlanmanın geciktirilmesine fayda sağlar. Günde 1-2 fincan yeşil çayı günlük rutininize eklemeyi ihmal etmeyin. Yeşil çayın içerisine limon sıkarak veya tarçınla demleyerek, içimini kolaylaştırabilirsiniz.