Yeniden Refah Gebze'den İnsan Hakları Günü Mesajı

Siyaset 10.12.2019 - 11:20, Güncelleme: 01.12.2021 - 19:23 1850+ kez okundu.
 

Yeniden Refah Gebze'den İnsan Hakları Günü Mesajı

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabul edilişinin 71’inci yıldönümü münasebetiyle vatandaşlarımızın ve tüm dünyanın İnsan Hakları Günü’nü tebrik ediyoruz.
  Bir İnsan Hakları Günü’nü daha, maalesef Suriye’den Irak’a, Arakan’dan Filistin’e kadar gönül coğrafyamızın farklı bölgelerinde yaşam hakkı dâhil en temel insan haklarının hiçe sayıldığı, Yemen’de ve Doğu Türkistan’da yüzbinlerce çocuğun menfaat çatışmasına kurban edildiği bir dönemle karşılıyoruz. İnsanlık adına utanç verici bu tablo bize, uluslararası toplumun İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin temsil ettiği ilkeleri ve hassasiyetleri yerleştirme hususunda halen alması gereken çok ciddi kararlar olduğunu gösteriyor. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi gibi uluslararası güvenlik, barış ve istikrarı korumakla mesul yapıların sergiledikleri acziyet, insan hakları ihlallerinin bu derece yaygınlaşmasının en önemli sebeplerindendir. Nitekim uluslararası toplumun sessizliğinden cesaret alan İsrail, Filistin topraklarındaki işgal, tehcir ve zulüm politikalarına pervasızca devam edebilmektedir. Çıkarı, insan hayatının üstünde gören, terör örgütleri arasında ayrım yapan, zalimin ve mazlumun kimliğine göre tavır belirleyen zihniyet, yüz milyonlarca insanın nazarında İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni de anlamsızlaştırmaktadır. Biz Yeniden Refah Partisi olarak; Sadece güçlü olana değil, herkese adaletin sağlanacak, hakkı üstün tutan adalet mekanizmasının tesis edileceğini, dünya ve ahiret saadetinin temel şartı olan ahlak ve maneviyat anlayışının hâkim kılınacağını ifade etti.   YENİ BİR DÜNYA  İÇİN  GEREKLİ ADIMLAR ATILMADI   Evet, son yıllarda adaletsiz ve zulme dayalı bir dünya nizamının hâkim olduğu teşhis edildi, buna karşı ses yükseltildi, kınamalar yapıldı, yara sarma-pansuman gibi hemşirelik faaliyetleri yapıldı, Ancak hemşirelik yerine, bir doktor gibi tedavi yapılamadı, adil bir dünyanın kurulması için gerekli adımlar maalesef ki atılamadı. Fransa, İngiltere, İtalya ve ABD Irak'ın ve Libya'nın petrol kuyularına adeta çökmüş ve bu kaynakları sömürürken,  sadece K.Irak Erbil'de 19 tane ABD'li petrol firması Irak petrollerini yağmalarken, İsrail-Kıbrıs Rum Kesimi ve  Yunanistan bizim de hakkımız bulunan Kıbrıs çevresindeki trilyonlarca dolar değerindeki hidro-karbon rezervlerini paylaşmak için adımlar atarken,  Suriye'de, Arakan'da, Yemen'de, Keşmir'de, Filistin'de Müslüman kardeşlerimiz gözümüzün önünde katledilirken, B.İsrail Planı gözümüzün önünde bütün hızıyla yürürken,  biz sadece kınama mesajları yayınlayıp oturamayız. Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan’nın da dediği gibi; Biz tam 6 asır bütün dünyada adaletin, refahın, hürriyet ve insan haklarının teminatı olan bir ecdadın torunlarıyız.  Biz, sadece zulümleri kınamak, sadece  gıda-erzak yardımı yapmakla  yetinemeyiz Bizim asıl görevimiz; sömürünün, zulmün ve adaletsizliğin olmadığı bir dünyayı kurmaktır Yeni Bir Dünya"  İçin  Biz Ne Yapacağız  Kalıcı çözüm İslam Birliğinin derhal kurulmasıdır.  Bunun için atacağımız ilk adım D-8 Organizasyonu'nu yeniden canlandırmak ve kuruluş hedeflerine uygun bir şekilde çalıştırmak olacaktır. D-8’in kuruluş amaçları doğrultusunda yeniden çalışır hale gelmesi, hemen arkasından D-60 Birliğinin tesis edilmesi ve 57 Müslüman ülkenin sahip olduğu zenginliklerin ve toplam gücün  zulme ve sömürüye karşı bir yaptırım gücü olarak kullanılması sağlanacak. Böylelikle,  gücünü  İslam coğrafyasının zenginliklerinin  gasp edilmesinden alan Dünya Siyonizminin, Irkçı Emperyalizmin gücü kırılacak,  Zulümlerine son vermek, bizimle karşılıklı olarak masaya oturmak zorunda kalacaklardır. Ve en son aşamada  ‘D-160’ ile bütün ezilen ülkelerin zulme ve sömürüye karşı bir araya geleceği  "Yeni Bir Dünya Düzeni"  kurulacaktır. Bu “Yeni Dünya Düzeni” bizim medeniyetimizin değerleri doğrultusunda kurulacak bir  barış, adalet ve refah düzeni olacaktır,  Bu yeni düzende sömüren ve sömürülen, ezen ve ezilen olmayacaktır  ..!! - Savaş değil,  BARIŞ;  - Çatışma değil,  DİYALOG, - Çifte Standart değil,  ADALET; - Üstünlük değil,  EŞİTLİK, - Sömürü değil,  İŞBİRLİĞİ - Baskı ve tahakküm değil,  İNSAN HAKLARI   En büyük Hak Allah (c.c)’nin de buyurduğu gibi Kul hakkıdır.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabul edilişinin 71’inci yıldönümü münasebetiyle vatandaşlarımızın ve tüm dünyanın İnsan Hakları Günü’nü tebrik ediyoruz.

 

Bir İnsan Hakları Günü’nü daha, maalesef Suriye’den Irak’a, Arakan’dan Filistin’e kadar gönül coğrafyamızın farklı bölgelerinde yaşam hakkı dâhil en temel insan haklarının hiçe sayıldığı, Yemen’de ve Doğu Türkistan’da yüzbinlerce çocuğun menfaat çatışmasına kurban edildiği bir dönemle karşılıyoruz.

İnsanlık adına utanç verici bu tablo bize, uluslararası toplumun İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin temsil ettiği ilkeleri ve hassasiyetleri yerleştirme hususunda halen alması gereken çok ciddi kararlar olduğunu gösteriyor.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi gibi uluslararası güvenlik, barış ve istikrarı korumakla mesul yapıların sergiledikleri acziyet, insan hakları ihlallerinin bu derece yaygınlaşmasının en önemli sebeplerindendir.

Nitekim uluslararası toplumun sessizliğinden cesaret alan İsrail, Filistin topraklarındaki işgal, tehcir ve zulüm politikalarına pervasızca devam edebilmektedir.

Çıkarı, insan hayatının üstünde gören, terör örgütleri arasında ayrım yapan, zalimin ve mazlumun kimliğine göre tavır belirleyen zihniyet, yüz milyonlarca insanın nazarında İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni de anlamsızlaştırmaktadır. Biz Yeniden Refah Partisi olarak;

Sadece güçlü olana değil, herkese adaletin sağlanacak, hakkı üstün tutan adalet mekanizmasının tesis edileceğini, dünya ve ahiret saadetinin temel şartı olan ahlak ve maneviyat anlayışının hâkim kılınacağını ifade etti.

 

YENİ BİR DÜNYA  İÇİN  GEREKLİ ADIMLAR ATILMADI

 

Evet, son yıllarda adaletsiz ve zulme dayalı bir dünya nizamının hâkim olduğu teşhis edildi, buna karşı ses yükseltildi, kınamalar yapıldı, yara sarma-pansuman gibi hemşirelik faaliyetleri yapıldı,

Ancak hemşirelik yerine, bir doktor gibi tedavi yapılamadı, adil bir dünyanın kurulması için gerekli adımlar maalesef ki atılamadı.

Fransa, İngiltere, İtalya ve ABD Irak'ın ve Libya'nın petrol kuyularına adeta çökmüş ve bu kaynakları sömürürken,  sadece K.Irak Erbil'de 19 tane ABD'li petrol firması Irak petrollerini yağmalarken, İsrail-Kıbrıs Rum Kesimi ve  Yunanistan bizim de hakkımız bulunan Kıbrıs çevresindeki trilyonlarca dolar değerindeki hidro-karbon rezervlerini paylaşmak için adımlar atarken,  Suriye'de, Arakan'da, Yemen'de, Keşmir'de, Filistin'de Müslüman kardeşlerimiz gözümüzün önünde katledilirken, B.İsrail Planı gözümüzün önünde bütün hızıyla yürürken,  biz sadece kınama mesajları yayınlayıp oturamayız. Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan’nın da dediği gibi;

Biz tam 6 asır bütün dünyada adaletin, refahın, hürriyet ve insan haklarının teminatı olan bir ecdadın torunlarıyız. 

Biz, sadece zulümleri kınamak, sadece  gıda-erzak yardımı yapmakla  yetinemeyiz Bizim asıl görevimiz; sömürünün, zulmün ve adaletsizliğin olmadığı bir dünyayı kurmaktır

Yeni Bir Dünya"  İçin  Biz Ne Yapacağız 

Kalıcı çözüm İslam Birliğinin derhal kurulmasıdır.  Bunun için atacağımız ilk adım D-8 Organizasyonu'nu yeniden canlandırmak ve kuruluş hedeflerine uygun bir şekilde çalıştırmak olacaktır.

D-8’in kuruluş amaçları doğrultusunda yeniden çalışır hale gelmesi, hemen arkasından D-60 Birliğinin tesis edilmesi ve 57 Müslüman ülkenin sahip olduğu zenginliklerin ve toplam gücün  zulme ve sömürüye karşı bir yaptırım gücü olarak kullanılması sağlanacak.

Böylelikle,  gücünü  İslam coğrafyasının zenginliklerinin  gasp edilmesinden alan Dünya Siyonizminin, Irkçı Emperyalizmin gücü kırılacak,  Zulümlerine son vermek, bizimle karşılıklı olarak masaya oturmak zorunda kalacaklardır.

Ve en son aşamada  ‘D-160’ ile bütün ezilen ülkelerin zulme ve sömürüye karşı bir araya geleceği  "Yeni Bir Dünya Düzeni"  kurulacaktır.

Bu “Yeni Dünya Düzeni” bizim medeniyetimizin değerleri doğrultusunda kurulacak bir  barış, adalet ve refah düzeni olacaktır, 

Bu yeni düzende sömüren ve sömürülen, ezen ve ezilen olmayacaktır  ..!!

- Savaş değil,  BARIŞ; 

- Çatışma değil,  DİYALOG,

- Çifte Standart değil,  ADALET;

- Üstünlük değil,  EŞİTLİK,

- Sömürü değil,  İŞBİRLİĞİ

- Baskı ve tahakküm değil,  İNSAN HAKLARI  

En büyük Hak Allah (c.c)’nin de buyurduğu gibi Kul hakkıdır.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gebzeninsesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.